Konuşmacımız bu başlık altında, kurumsal hayatın içinden gelen bir dijital dönüşüm yolcusunun perspektifiyle, teknolojik değişimi bireysel ve kurumsal düzeyde ele alıyor. Yaklaşık 15 yıllık sigorta sektörü geçmişinin ardından dijital düşünceye yönelerek hem kendisinde hem çevresinde bu dönüşümü başlatan bir karakter olarak edindiği tüm deneyimleri paylaşmayı amaçlıyor. Dijital dönüşümün yalnızca teknik değil, aynı zamanda zihinsel bir yeniden yapılanma olduğunu vurguluyor.
Kendi çocuğundan iş çevresine kadar herkesle birlikte bu süreci yaşayarak öğrendiğini ve bu birikimi aktararak dönüşümü kolektif hale getirmek istediğini ifade ediyor. Teknoloji okuryazarlığı, metaverse, token ekonomisi gibi kavramlar etrafında şekillenen bu yolculukta, bireyleri ve kurumları sadece takip eden değil, yön veren birer aktöre dönüştürmenin mümkün olduğuna dikkat çekiyor. Konuşma, dijital çağda öğrenme, dönüşüm ve ortak akıl etrafında şekillenen yeni bir eğitim vizyonu sunuyor.
Gerçek Dediğin
Tek bildiğin, bildiğini sandığın şey." Matrix filmindeki bu ünlü replik, günümüzde hiç olmadığı kadar anlamlı. Teknolojinin baş döndürücü gelişimi, gerçeklik algımızı temelden sarsıyor. Ali Erhan Tamer, bu çığır açıcı konuşmasında, dört temel teknolojinin - yapay zeka, web3, Metaverse ve kuantum biyoteknoloji - gerçeklik anlayışımızı nasıl dönüştürdüğünü keşfediyor.
Bu konuşma, gerçekliğin farklı boyutlarını - nesnel, öznel, toplumsal ve simüle gerçeklik - derinlemesine inceliyor. Dinleyiciler, teknolojik gelişmelerin bu gerçeklik katmanlarını nasıl etkilediğini ve iş dünyasından günlük yaşama kadar her alanı nasıl değiştirdiğini anlama fırsatı bulacaklar.
Sentetik Dönüşüm
Yapay ve doğal arasındaki sınırlar silikleşiyor. İş dünyasından sosyal ilişkilere kadar her şey hibrit bir forma evrilirken, yeni bir dönüşüm çağına giriyoruz. Bu dönüşüme hazır mıyız?
"İnovasyon, bir lider ile bir takipçi arasındaki farkı belirler." Steve Jobs'un bu ünlü sözü artık yeni bir boyut kazanıyor. Çünkü inovasyon artık sadece yenilik yaratmak değil, doğal ve yapay olanı harmanlayarak benzersiz değerler üretmek anlamına geliyor. Ali Erhan Tamer, bu vizyoner konuşmasında, yapay ve doğal arasındaki sınırların nasıl bulanıklaştığını ve bunun iş dünyasını nasıl dönüştürdüğünü keşfediyor.Bu konuşma, sentetik dönüşümün dört temel boyutunu - sentetik zeka, sentetik ilişkiler, sentetik organizasyonlar ve sentetik gelecek - derinlemesine inceliyor. Katılımcılar, bu yeni çağda başarılı olmanın yollarını, geleneksel ve dijital dünyanın nasıl harmanlanacağını ve geleceğin liderlik modellerini keşfedecekler.
Bir Avatarın Metaverse Rehberi
Konuşmacımız bu başlık altında, son 20 yılda dijital dönüşümün bireysel ve toplumsal yaşama etkilerini ele alarak, metaverse dünyasına kapsamlı bir giriş yapıyor. İnternetin yaygınlaştığı dönemden sosyal medyanın yükselişine, ardından kripto paralar, NFT’ler ve metaverse kavramlarının hayatımıza dahil oluşuna kadar uzanan dijital evrimi kendi deneyimi üzerinden aktarıyor. Metaverse’ün yalnızca teknolojik değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlarıyla ele alınması gerektiğini vurguluyor.
Metaverse evreninde oyunlaştırma, merkeziyetsizlik, sanal mülkiyet ve Web 3.0 gibi temel yapı taşlarını hem girişimcilik hem de kullanıcı perspektifiyle yorumluyor. Katılımcıları, bu yeni dijital dünyanın nasıl şekillendiğini birlikte keşfetmeye davet ediyor. Konuşma, dijital gelecek için yönünü belirlemek isteyenler için kapsayıcı bir rehber niteliği taşıyor.
Dijital Düşünür: Dönüşümün Algoritmaları
Konuşmacımız bu başlık altında, dijital dönüşümün temel yapı taşlarını oluşturan büyük veri, yapay zeka ve blockchain algoritmalarını gündeme alıyor. Bu teknolojilerin yalnızca teknik araçlar değil, aynı zamanda yeni bir düşünme biçiminin ve stratejik yaklaşımın parçası olduğunu vurguluyor. Günümüzde teknoloji okuryazarlığının temel bir yetkinliğe dönüştüğünü, dijital dönüşüm stratejisi geliştiren kurumların bu verilerle nasıl anlamlı sonuçlar üretebileceğini anlamalarının artık bir zorunluluk haline geldiğini ifade ediyor.
Dijital düşünür olmanın, sadece teknolojiye adapte olmakla değil; veriden öğrenmek, hatalardan anlam çıkarmak ve algoritmalarla doğru sonuca ulaşabilmekle ilgili olduğunu aktarıyor. Konuşma, teknolojiyi sadece tüketen değil, onunla düşünen ve şekillendiren bireyler yetiştirmenin önemine işaret ediyor. Katılımcıları, dijital çağda veriyle düşünen, stratejiyle hareket eden bireyler olmaya davet ediyor.
Veritokrasi: Blockchain
Konuşmacımız bu başlık altında, yapay zeka ve blockchain teknolojilerinin oluşturduğu yeni veri düzenini “veritokrasi” kavramı üzerinden ele alıyor. Yaklaşık son on yılda bu teknolojilerin hızla gelişerek bireylerin, kurumların ve hatta ekonomilerin işleyişini dönüştürdüğünü ifade ediyor. Yapay zekanın ardından, merkeziyetsiz yapılarla birlikte blockchain’in de hayatımıza derinlemesine yerleştiğini ve özellikle NFT’ler ile token sistemlerinin yeni bir dijital düzenin habercisi olduğunu aktarıyor.
Bu dönüşümün, şirketleri sadece teknolojiye adapte olmaya değil, aynı zamanda veriyle yeniden yapılandırılmış stratejik modeller geliştirmeye zorladığını belirtiyor. Konuşma, merkeziyetsizliğin sunduğu fırsatlar ve algoritmaların karar süreçlerine etkisiyle birlikte, geleceğin yönetim biçimlerinin ve iş yapış modellerinin nasıl şekilleneceğini sorgulayan vizyoner bir çerçeve sunuyor. Katılımcıları, bu yeni veri çağında kurumlar ve bireyler olarak nasıl pozisyon alabileceklerini birlikte düşünmeye davet ediyor.