Bu konuşmada Ercüment Büyükşener, dijital vatandaşlık kavramının sosyal medya kullanımının çok ötesinde bir anlam taşıdığını ortaya koyuyor. Dijital vatandaşlık; bireylerin, şirketlerin ve devletlerin dijital dünyadaki sorumluluklarını ve haklarını kapsayan kapsamlı bir yaklaşım olarak ele alınıyor. Avrupa Parlamentosu’nun bu konuyu resmî gündemine almış olması, dijital vatandaşlığın küresel ölçekteki önemini gözler önüne seriyor.
Büyükşener konuşmasında dijital dünyanın etik değerlerden hukuka, ticaretten toplumsal yapıya kadar birçok alanla olan bağlarını aktarıyor. Katılımcılar, hem bireysel hem de kurumsal düzeyde dijital kimliğin nasıl inşa edileceği, güvenliğin ve etik davranışların neden kritik olduğu gibi başlıklarda farkındalık kazanıyor. Konuşma, dijital geleceğe hazır olmak isteyen şirketler için güçlü bir başlangıç sunuyor.
Yöneticiler için Dijital İletişim Stratejileri
Ercüment Büyükşener bu konuşmasında, şirket liderlerinin dijital dünyadaki varlıklarının yalnızca sosyal medya hesaplarıyla sınırlı kalamayacağını vurguluyor. Dijital çağda etkili liderliğin, stratejik bir dijital iletişim yaklaşımını gerektirdiğini savunuyor. Artık sadece şirket markasının değil, liderlerin de dijital kimliğinin yönetilmesi gerekiyor.
Konuşma boyunca yöneticilerin dijital görünürlüklerinin; çalışan bağlılığı, güven inşası ve lider markasının sürdürülebilirliği açısından nasıl kritik hale geldiği ele alınıyor. Sosyal medya, kurumsal web siteleri ve arama motorlarındaki görünürlük gibi temel bileşenler stratejik açıdan değerlendiriliyor. Katılımcılar, kendi dijital iletişim yolculuklarını nasıl planlamaları gerektiğini adım adım öğreniyor.
Kurumsal Dijital Rehberlik Koalisyonu
Ercüment Büyükşener bu konuşmasında, dijital dönüşümün sadece teknoloji ekiplerinin değil, tüm departmanların birlikte yürütmesi gereken stratejik bir süreç olduğunu vurguluyor. Satın alma, pazarlama, satış, insan kaynakları ve hukuk gibi farklı alanların dijital dünyayı nasıl algıladığını anlamak, şirket genelinde ortak bir dijital akıl geliştirmek için kritik bir adım olarak öne çıkıyor.
Konuşmada, “koalisyon” kavramı dijital mükemmelliğe ulaşmak için gerekli bir iş birliği modeli olarak tanımlanıyor. Farklı departmanların bir araya gelerek dijital süreçleri birlikte şekillendirmesi gerektiği savunulurken, bu yaklaşımın yalnızca operasyonel değil, aynı zamanda kültürel bir dönüşüm olduğunun da altı çiziliyor. Ercüment Büyükşener, liderlerin de aktif katılımıyla kurumsal dijital rehberlik koalisyonlarının nasıl kurulabileceğini örneklerle anlatıyor.
İş Hayatında Sosyal Medya
Bu konuşmasında Ercüment Büyükşener, sosyal medyanın yalnızca bireysel değil, aynı zamanda kurumsal etkilerine de odaklanıyor. Sosyal medyanın Facebook, Twitter, Instagram gibi platformlarla sınırlı olmadığını, her geçen gün genişleyen dijital evrenin iş dünyası için nasıl stratejik bir alana dönüştüğünü aktarıyor.
Konuşmada, sosyal medyanın çalışanlar, ekipler ve markalar üzerindeki etkileri detaylı biçimde inceleniyor. Sürekli değişen dijital platformlar karşısında kurumların bu mecralardaki varlıklarını nasıl daha anlamlı ve faydalı hale getirebileceği tartışılıyor. Büyükşener, katılımcılara bu dönüşümü hem bireysel hem de kurumsal düzeyde nasıl yönetebileceklerini uçtan uca bir bakış açısıyla sunuyor.
Yapay Zeka Araçlarıyla Dijital Kimlik Yaratma
Bu konuşmada Ercüment Büyükşener, yapay zekanın iş dünyasına getirdiği dönüşüm fırsatlarını ele alıyor. 400’ün üzerinde yapay zeka aracını analiz eden Büyükşener, farklı sektör ve departmanların bu teknolojilerden nasıl yararlanabileceğini, örneklerle ve stratejik yaklaşımlarla açıklıyor.
Katılımcılar, bu oturumda dijital kimlik oluşturma süreçlerinde yapay zekanın nasıl etkin kullanılabileceğini öğreniyor. Büyükşener, Microsoft, Google gibi küresel devlerin yatırım yaptığı bu araçların, bireysel becerilerden kurumsal stratejilere kadar nasıl bir etki alanı yarattığını tartışmaya açıyor. Teknolojiyi anlamakla kalmayıp, ekipler ve liderler için somut adımlar geliştirmeyi hedefleyen bir buluşma olarak dikkat çekiyor.
Blockchain, Kripto Para, Metaverse ve NFT
Ercüment Büyükşener bu konuşmasında son yıllarda dijital dünyanın gündeminden düşmeyen dört temel kavramı — blockchain, kripto paralar, metaverse ve NFT — bir bütün olarak ele alıyor. Bu kavramların birbirleriyle olan ilişkisini açıklarken, bireyler, şirketler ve toplumlar üzerindeki etkilerini kapsamlı şekilde değerlendiriyor.
Blockchain’in teknolojik altyapısından başlayarak Bitcoin, Ethereum gibi kripto para birimlerinin nasıl şekillendiğini ve bu dijital varlıkların metaverse platformlarında neye dönüştüğünü örneklerle aktarıyor. NFT’lerin değer kazanma sürecinden dijital mülkiyete, metaverse’in yeni ekonomi ve deneyim alanlarına uzanan bu konuşma, dijital geleceğin kodlarını çözmek isteyenler için vizyoner bir rehber niteliğinde.
Yapay Zeka Rehberi ve Dijital Yenilikler
Bu konuşmada Ercüment Büyükşener, yapay zekânın şirketlere yalnızca bir araç değil, aynı zamanda yönetilmesi gereken stratejik bir alan olarak dahil olduğunu vurguluyor. Yüzlerce farklı yapay zeka aracının kurumların merkezine yerleştiği bu yeni dönemde, bu teknolojilerin nasıl yönetileceği ve sorumluluğun kimde olacağı en kritik sorular arasında yer alıyor.
Konuşmada, şirket bünyesinde bir yapay zeka yöneticisi ya da departmanı kurulmasının gerekliliği ele alınırken, sürdürülebilir bir kullanım için yapay zekâya özel bir rehber ve manifesto oluşturmanın önemi aktarılıyor. Dijital yeniliklerle sürekli güncellenen bu yapı sayesinde, kurumların yapay zekâdan maksimum verimle yararlanması hedefleniyor.