INFLUENCER BLOG İLETİŞİM

Uzaktan Çalışmanın Psikolojik Etkileri

Uzaktan çalışmanın psikolojik etkileri nedir? Speaker Agency ekibi olarak uzaktan çalışmanın ruh sağlığı üzerindeki sonuçlarını inceliyor, uzun vadeli psikolojik etkilerini ele alıyoruz!

Future Of Work
  • Yayınlanma Tarihi: 11 Nisan 2022
  • Güncelleme Tarihi: 15 Mart 2024
  • Yazan: Speaker Agency
386041964 690X460

Pandeminin hayatımızdaki en büyük etkilerinden biri çalışma düzenlerinin değişmesidir. Pandemi öncesinde çok küçük bir topluluğun sahip olduğu uzaktan çalışma seçeneği bir anda hayatlarınıza dahil oldu. Başlangıçta pek çok kişi için bu bir seçim değil, zorunluluk halindeydi.

Uzaktan çalışma sistemi kulağa farklı gelse de çalışanlar için hem avantajlı hem de dezavantajlıdır. Sürecin gelişimi, aşının bulunması, insanların bu durumu kabullenip hijyen kurallarına dikkat etmesi derken iş hayatında bir diğer kelime popüler hale geldi: Hibrit çalışma.

İş tanımının gerekli kıldığı durumlar haricinde ofise gitmenin, trafikte zaman kaybetmenin, her gün kombin yapmanın aslında çok da elzem olmadığı fark edildi. Uzaktan çalışmanın zaman kazanımı, esneklik gibi olumlu etkileri olsa da çalışma alanlarının yetersizliği, ev-iş dengesinin bozulması gibi olumsuz etkileri bulunmaktadır. Özellikle uzun süre uzaktan çalışmanın psikolojik olarak etkileri göz ardı edilmemelidir.

Speaker Agency olarak bu içeriğimizde uzaktan çalışmanın psikolojik etkilerine değineceğiz. Uzaktan çalışma sisteminin hayatımıza etkilerinden bahsederken, uzun vadeli psikolojik sonuçları üzerinde duracağız.

Uzaktan Çalışmanın Psikolojik Etkileri Nelerdir?

Uzaktan çalışma, iş dünyasında giderek yaygınlaşan bir eğilim olmasına rağmen, evden çalışmanın psikolojik etkileri karmaşık bir konudur. Uzaktan çalışmanın, esneklik ve iş-özel hayat dengesi açısından olumlu etkileri vardır. Çalışanlar, evlerinde çalışarak iş ve özel yaşamları arasında daha iyi bir denge kurma şansına sahiptirler. 

Ancak, evde çalışmanın sosyal izolasyon ve yalnızlık hissine neden olabileceği bir gerçektir. Ofis ortamındaki doğal sosyal etkileşimlerin eksikliği, çalışanların işyerindeki destek ve bağlantılarından yoksun kalmalarına yol açabilir.

Üçüncü olarak, uzaktan çalışma, bireylerin motivasyonunu ve işe odaklanma yeteneklerini etkileyebilir. Ev ortamındaki rahatlık ve sanal iş ortamı bazı çalışanlarda işe odaklanma zorluğuna neden olabilir. Aynı zamanda, iş arkadaşlarıyla doğrudan etkileşim olmaması, takım motivasyonunu düşürebilir. Son olarak, teknoloji bağımlılığı ve sürekli olarak online olma beklentisi, çalışanlarda dijital yorgunluk ve stresi artırabilir.

Uzaktan çalışmanın psikolojik etkilerini anlamak, işverenlerin ve bireylerin bu yeni çalışma modeliyle daha etkili bir şekilde başa çıkmalarına yardımcı olabilir. İş yerinde sosyal bağlantıları sürdürmek, düzenli iletişimi teşvik etmek ve esnek çalışma saatlerinin yanı sıra çalışma ortamını iyileştirmeye yönelik destekler, uzaktan çalışanların psikolojik refahını artırabilir.

Uzaktan çalışma düzeninin psikolojik etkileri çok yönlü olarak ele alınmalıdır. Uzaktan çalışma modeli ve bu yeni düzene adapte olanlar ve olmayanlar için ise farklı değerlendirmeler yapılmalıdır.

Uzaktan Çalışmanın Zaman Yönetimi Üzerindeki Etkileri Nelerdir?

Pandemi sürecinde uzaktan çalışarak vakit kazandığınızı görmek oldukça rahatlatıcı hissettirmiş olmalıdır. Ofise giderek çalıştığınız dönemlere kıyasla trafikte vakit kaybetmemek ve orada yaşanan stresin ortadan kalkması birçok kişide inanılmaz bir etki yarattı. Hele ki büyük şehirlerde yaşayanlar için bu hayat kalitesini arttıran bir durum yaşandı desek abartmış olmayız.

Bunun yanı sıra zaman yönetimi konusunda kendini geliştirmiş, öz disipline sahip kişiler uzaktan çalışmaya hızla adapte oldular. Fakat hem pandemi süreci hem de iş düzeninin değişmiş olması bazı çalışanlar için zorluk oluşturdu. Motivasyon kaybı ve verimliliğin düştüğü gözlendi. İş planı oluşturmak için iş yerindeki sosyal ortama ihtiyaç duyan kişilerde üretkenlik kayıpları yaşandı.

Uzaktan Çalışmanın Motivasyon Üzerindeki Etkileri Nelerdir?

Uzaktan çalışma modeline geçişle birlikte şirket içi toplantılar ve buluşmalar da sanal ortamda yapılmaya başladı. Fiziksel ortamlarda bir araya gelmenin riskli görüldüğü bu dönemlerde çalışanların birbiri arasında ve yöneticilerin astlarıyla ilişkilerinde etkileşim de azaldı. Dijital iş yükü arttıkça çalışanlarda yalnızlık hissi ön plana çıkmaya başladı.

Teknoloji yardımıyla yapılan buluşmalar daha çok zorunluluktan yapıldığından ve kişilerin sosyallik ihtiyacına değil yalnızca iş odaklı olmaları da bu durum için tetikleyici bir unsur hâline geldi. Görüşmeler sadece görev odaklı olduğundan ekibe ve şirkete duyulan aidiyet azaldı.

Sosyalleşme alışkanlıklarınızın değiştiği bugünlerde hem şirketlerin hem de yöneticilerin bu durumu göz önünde bulundurması gerekir. Çalışanlardaki yalnızlık duygusu ve ait hissetmeme durumunu azaltmak için uzaktan çalışma düzenine uygun iletişim çalışmaları hazırlanmalıdır. 

Ofis ortamları tamamen kapatılmamalı, gerekli tedbirler alınarak çalışanlara güvenle ofise gelme imkanı sunulmalıdır. Hibrit çalışma modeline geçiş bu alanda ön plana çıkmaktadır.

Uzaktan Çalışma ile İş-Yaşam Dengesi Nasıl Etkilenir?

Zaman yönetiminin öneminin bir kez daha karşınıza çıktığı diğer bir konu da uzaktan çalışırken ev ve iş dengesini kurmaktır. Özellikle evdeki çalışma alanını tam olarak yaratamayan çocuklu çalışanlar için bu durum büyük bir zorluk oluşturdu. Pandemi sürecinde okulların da tatil olması ile birlikte tüm ailenin birlikte iş, okul, aile dengesini yürütmesi gerekti. Yapılan araştırmalarda aile içi çatışmaların, kaygı bozukluklarının bu süreçte arttığı gözlemlenmiştir.

Yaşanan dengesizlikler, hem işveren hem de çalışan tarafından atılacak adımlarla düzeltilebilir. İşveren, çalışanını her zaman çevrimiçi olma zorunluluğunda bırakmamalıdır, bu durum çalışanlarda büyük bir psikolojik baskı oluşturmaktadır. Çalışan da aile içi iletişimi geliştirmeli, ev içinde iş bölümü yapmalı ve kendisi, çalışma saatleri ve ailesi için belirli zaman aralıkları oluşturmalıdır.

Uzaktan Çalışma Stresi Artırabilir Mi?

Pandeminin ekonomiye etkisi ile piyasalarda görülen durgunluk herkes için kaygılandırıcıydı. Uzaktan çalışırken yapılan işlerin göz ardı edilme ihtimali de stres yaratmaktadır. İletişimin azaldığı bu dönemde, birçok çalışan da işini kaybetme stresi ortaya çıkmıştır. Soru işaretlerinin arttığı bu çalışma düzeninde yöneticilere çok iş düşmektedir. Uzaktan çalışıyor olsa da çalışanına iş çıktılarının etkileri hissettirilmeli, takdir edilmeli ve güven verilmelidir.

2020 yılında Deloitte tarafından yapılan araştırmada, “Koronavirüs salgını sonrasında evden çalışma şirketinizde daha fazla uygulanmalı mı?” sorusuna yüzde 72,9 ile büyük bir çoğunluk “Evet” yanıtını vermiştir. Bu da çalışanların bazı olumsuzluklara rağmen uzaktan ya da hibrit çalışma düzeninde devam etmek istediğini gösterir. Değişen dünyada işverenler ve yöneticiler bu talepleri, doğru aksiyonlar ile destekleyerek başarıya ulaşacaklardır.

Uzaktan Çalışmanın Uzun Vadeli Psikolojik Etkileri Neler Olabilir?

Sosyal İzolasyon ve Yalnızlık

Uzaktan çalışma, iş yerindeki doğal sosyal etkileşimlerin ve günlük yüz yüze iletişimin azalmasıyla sosyal izolasyon ve yalnızlık hissini artırabilir. Ofis ortamındaki rastgele sohbetler, kahve molası ve iş arkadaşlarıyla yüz yüze geçen günlük etkileşimler, çalışanların birbirleriyle daha yakın hissetmelerine ve sosyal bağlarını güçlendirmelerine katkıda bulunur. 

Ancak uzaktan çalışma modeli, bu tür doğal etkileşimleri sınırlayarak, bireylerin iş arkadaşlarına fiziksel olarak uzak olmalarına neden olabilir. Evden çalışanlar, işle ilgili konularda sınırlı iletişim kurdukları için zamanla iş yerindeki sosyal bağlarını zayıflatabilir ve bu durum çalışanların sosyal izolasyon ve yalnızlık duygularını artırabilir. Sanal işbirliği ve takım çalışması, bu yalnızlık hissini azaltsa da yeterli olmayabilir.

Ayrıca, uzaktan çalışma, çalışanların iş ve özel yaşamlarını daha da ayırmalarını zorlaştırabilir. İş yerindeki doğal etkileşimlerin eksikliği, çalışanların günlük rutinlerinde iş arkadaşlarıyla paylaştıkları sosyal bağlantıları kaybetmelerine neden olabilir. Evde çalışanlar, işle ilgili konular dışında sınırlı sosyal etkileşimle karşılaştıkları için zamanla sosyal izolasyon hissini yaşayabilirler. Bu durum, uzun vadede çalışanların duygusal refahını olumsuz yönde etkileyebilir ve işten uzaklaşma eğilimine yol açabilir.

Teknoloji Bağımlılığı ve Dijital Yorgunluk

Uzaktan çalışma, teknoloji araçlarının yoğun bir şekilde kullanılmasını gerektirir ve bu durum teknoloji bağımlılığına ve dijital yorgunluğa yol açabilir. Çalışanlar, sürekli olarak bilgisayarlar, telefonlar ve diğer çevrimiçi araçlarla etkileşimde bulunarak işlerini yönetmek zorunda kaldıkları için teknoloji bağımlılıkları artabilir. 

Toplantılar, e-posta trafiği ve anlık iletişim uygulamalarındaki sürekli geri bildirim akışı, çalışanların iş saatleri dışında bile teknolojiye bağlı kalmalarına neden olabilir. Bu durum, bireylerin işten uzaklaşmalarını ve teknolojiden ara verme fırsatları yaratmalarını zorlaştırarak dijital yorgunluğa katkıda bulunabilir.

Uzaktan çalışma sürecinde sürekli ekran başında olmak, sanal toplantılar ve diğer çevrimiçi işlemlerle meşgul olmak, çalışanların enerji seviyelerini düşürebilir ve zihinsel yorgunluk yaratabilir. Yoğun bir dijital etkileşim, bireylerin odaklarını kaybetmelerine, bilişsel performanslarında azalmaya ve motivasyon eksikliğine neden olabilir. 

Çalışanların sürekli olarak çeşitli teknolojik araçlarla etkileşimde bulunmaları, uzun vadede bu dijital yorgunluğu artırarak iş performansını ve genel yaşam kalitesini etkileyebilir. Bu nedenle, uzaktan çalışanlar için düzenli mola ve teknolojiden ara verme stratejileri benimsemek önemlidir.

Güven ve İletişim Sorunları

Uzaktan çalışma, işyerindeki güven ve iletişim dinamiklerini etkileyebilecek bir dizi zorlukla birlikte gelir. Fiziksel olarak bir arada olmamanın getirdiği uzaklık, işverenlerle ve ekip üyeleriyle güveni zorlaştırabilir. Ofis içinde doğal olarak gerçekleşen yüz yüze etkileşimlerin eksikliği, insanların birbirleriyle daha sınırlı bir şekilde bağlantı kurmalarına neden olabilir. Bu durum, güven oluşturmanın ve sürdürmenin zorluğunu artırabilir.

Uzaktan çalışma ruh sağlığı ve iletişim zorluklarına da yol açabilir. Sanal toplantılar, e-postalar ve diğer çevrimiçi iletişim araçları, yüz yüze etkileşimin yerini alsa da, karşılıklı anlayışı ve vücut dili gibi önemli iletişim unsurlarını sınırlar. Ayrıca, zaman dilimleri ve çalışma saatleri farklı olan ekipler arasında etkili iletişim kurmak da zorlaşabilir. İletişimsizlik; yanlış anlamalara, gecikmiş tepkilere ve kopukluklarına neden olabilir.

Güven ve iletişim sorunları, işyerinde ekip bağlarını zayıflatabilir ve işveren-çalışan ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, işverenlerin düzenli iletişimi teşvik etmeleri, açık iletişim kanalları oluşturmaları ve güveni geliştirmek için çeşitli stratejileri benimsemeleri önemlidir. Ayrıca, çalışanlar arasında ekip etkileşimini desteklemek için çevrimiçi toplantılar ve sosyal etkinlikler gibi yöntemlere başvurarak işyerindeki bağları güçlendirmek de önemli bir adımdır.

Siz de yeni çalışma düzeni, iş hayatı ve pek çok konuda detaylı bilgi almak isterseniz Speaker Agency Future of Work Konuşmacıları sayfasını inceleyebilir, Evrim Kuran, İdil Türkmenoğlu, Ebru Yonca Çapa, Fazıl Oral, M. Serdar Kuzuloğlu, Yiğit Kulabaş ve Dr. Cenk Tezcan gibi alanında uzman future of work konuşmacıları ile iletişime geçebilirsiniz.

Send Plane iletişime geçin
İletişime geçin
Formunuz başarıyla gönderilmiştir.